16 Aralık 2007 Pazar

AŞK

Dün televizyonda adamın biri bi laf etti “ annelerini kaybeden erkeklerde gelişen ortak refleks annelerinin yerine koyabilecekleri bir kadına aşık olmaktır”. Onur annesini bana aşık olduktan sonra kaybetmiş olsada benim karakterim, ruhum, karşı koyamadığım birsürü özelliğim gereği ve onun hayatındaki bu önemli boşluğun da etkisiyle aramızdaki ilişkinin buna benzer bir boyuta geçmesinden ötürü içim yanıyor. Bir çok kez bu durumu ona ifade ettim, reddediyor ama boşuna, sözle ikna olma yaşımı geçtim, gözleriyle ikna edemiyor maalesef. Bu durumun oluşmasında en büyük hata benim. Kolay sahiplenmem suçlarımı ama bunun gün gibi yüzüme çarpmasından dolayı inkar da edemiyorum. Hayatıma girenin hayatına baştan ayağa hükmetmeye çalışırım, çalışmakla kalmam hükmedemezsem çılgına dönerim. Bu hüküm kelimesi çok egoistçe gelebilir ama yönetme anlamında değilde içselleştirmenin dibe vurmasıyla yanlızca zarar görmesin diye koruma içgüdüsüne engel olamamak, e bu da bir çeşit hükmetmeyi getiriyor. Hani hep sorarlar ya en sevmediğin özelliğin, efendim elinde olsa değiştirmek istediğin ilk yönün nedir falan diye. Ahhh yanıyorum böyle olmak istemezdim, baskın ve baskıcı karakterimi bir çırpıda yere serer ve sadece kendi hayatımı yaşamak isterdim. Bir kişilik mutluluğu yaratmak o kadar zorken ben üstüne birde başkalarının hayatını da üstleniyorum. Ne güzel olurdu onunla sadece yanımda olduğu zamanların hiç umarsız keyfini yaşamak, ama yoooook ben ne yaparım, durmadan sorar sorgularım: yanlış yapıyorsun, böyle yaparsan sana şöyle yaparlar, başkaları seni hep düdüklüyor, hayata bakışın hatalı, bu şekilde ilerleleyemezsin, daha gerçekçi olmalısın. Ha dinlemiyor mu, bizzat eyleme geçerim, arkadaş çevresini değiştirmeye çalışırım, aman zarar görmesin........Ve nooldu, YORULDUM. Kimsenin kaderini yazamazsın, kendininkini bile kısmen değiştirme gücün varken kimsenin bahtını yapamam, anlamalıyım, anlamalıyım, anlamalıyım. Anlamak fiilinin birinci tekil şahıs için çekmeliyim.

Hiç yorum yok:

2022'ye not

 2022'de aldığım en güzel karar "hayatıma giren herkese kapıyı çıplak açmamak" oldu.