2 Mart 2008 Pazar

Niyeti bozdum

Gidesim var, uzaklara hem de çok uzaklara, hem de temelli, ben ayrılmam memleketimden, gitsem de en fazla 3-5 ay diyordum ama niyeti bozdum hemde çok fena bozdum, şuan hadi gel deseler 1 saniye düşünmeden, dönüp arkama bakmadan giderim. Ben bu topluma uygun bir insan değilim, olmuyor olamıyor, beyaz gelinlik hayalleri kuramıyorum, ne kadar herkesten biri olmaya çalışsam da, buna kendimi inandırmış görünsem de uyuyan dev uyanıverip mutlu mesut, sessiz sedasız diğer insanlar gibi kurduğum hayalleri, "gelecek" diyerek yaşama amacı koyduğum planları yıkıveriyor. Üstüne üstlük bu çok mantıklı, akıllı dev o kadar zeki ki ona karşı koymam imkansız, sen bi bekle hele kendimi kandırmaya devam etmek bu yalanın içinde yaşamak istiyorum, beni artık rahatsız etme diyemiyorum. Çünkü söyledikleri çok doğru. Bir çılgınlığın içindeyim. Normal olmak için, sıradan yaşayabilmek için alışveriş yapmak ve alışveriş yapmak için para kazanmak ve para kazanmak için çalışmak istemiyorum. Cumartesi günü bütün gün koca bir gün mağaza gezdim ve anladım ki ben alışverişten nefret ediyorum, yeni kıyafetler değil derdim, yeni eşyalar almak ne kadar kısır bir tatmin, tatmin bile değil, hiçbir şeye sahip olmak istemiyorum, sadece üşümemek için giyinmek ve aç kalmamak için yemek yemek istiyorum. Hayatın anlamını başka şeylerde bulmak istiyorum. Bütün dayatmalara canın cehenneme demek istiyorum ama insan kendini içinde yaşadığı toplumdan kurtaramıyor. Daha iyi yaşayabilmek adına bütün çalışmalar eğer daha iyi kıyafetler almayı gerektirecek ve bu döngü böyle devam edip gidecekse zaten ben yokum. Bu materyalist dünya bana göre değil, başka bir ülke çare mi? Belki de çare, kim bilir, gitmeden bilemem ya. Bütün bunlar nerden çıktı, bir çanta alayım dedim, bu çantayı 2-3 yıldır kullanıyorum yenilesem dedim, ama gerek yok ki, çanta yırtılmadı neden yeni bir çantaya çalıştığım, emek ettiğim parayı vereyim, daha iyi görünmek için mi? Neden bu yeni şeylere sahip olma sevdasına kapılıyoruz.....

İşte benim şiirim, benim anlamım.

BİR KAPI AÇIP GİTSEM
Ben bu dünyaya yanlış gelmiş olacağım ben
Ben öyle her insandan, o kadar uzağım ben
Yine bu gözlerimdir okşanacak şey arar
Yoksa içimde başka bir dünya hasreti var
Uyanır gibi birden bir korkulu rüyadan
O içimden sevdiğim, benim olan dünyadan
Bir ses bana: 'Gel! ' dese, ben o sesi işitsem
Kimsecikler duymadan bir kapı açıp gitsem .

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Bazen hatta bazen değil çok da sık düşünmeye başladım aynı şeyleri. Alıp başımı gitmek istiyorum ama benim de bi şiirim var dönmek mümkün mü diyor? İçimi daraltıyor.

Adsız dedi ki...

Bi de nedense özdemir asaf'ın "değil" adında bir şiiri var onu hatırladım. Belki biliyorsundur, bir daha okursun belki..

2022'ye not

 2022'de aldığım en güzel karar "hayatıma giren herkese kapıyı çıplak açmamak" oldu.