6 Ocak 2010 Çarşamba



Kafam çok karışık, ne yapmam gerektiğine bir türlü karar veremiyorum. Hayat bir stratejiler dizisi mi? Ya da daha iyi yaşamak için bir yol bulma arayışları malesef stratejik olmayı mı gerektiriyor. Her halukarda bişeyler yapmalıyım. Burası beni yutmadan ben onu yutmalıyım. Yazı yazmayı çok sevmem derim her fırsatta ama sanırım bu kendime yönelik yanlış bir yargı çünkü bu tür durumlarda ilk aklıma gelen şey kalem kağıt, yazılı planlar, yapılacaklar listesi, düzene ve sıraya koymalar, gerçekleşenlere çek atmalar vs. Kafamı toparlamak için sırasıyla blog yazıyorum, ardından kalemle "to do" list yapıp sonrada motivasyon desteği sağlamak için çikolatalı gofret, türk kahvesi (burada bulamıyorum, neskafeyle idare etmece) ve action! Şimdiki mevzu bu kadar kolay değil çünkü en önemli aşama olan karar verme aşamalarını tamamlamadım. Bişeyler yapmalıyım, etraftaki niteliksiz insanları gördükçe neden harcanayım diyorum, neden? Bunca emek neden boşa gitsin. Artı sadece emek değil, zeka ve genetik faktörler de (bu konuda tevazu gösteremeyeceğim, kendimi üst-orta zeka sınıfına yerleştirdim.). Belki işe yarar diye aklıma bir "question tree" oluşturma fikri geldi. Bir dönem hastalık hastasıydım, "Evimizdeki Doktor" isimli bir kitap vardı ve bu sistemle işliyordu: elinizdeki ağrı bileğinize kadar uzanıyor mu? (Evet, hayır), evetse uzandığı yere kadar birkaç seçenekli cevap, yok g.tüme kadar uzanıyor diyorsanız derhal doktora başvurun vs :)) Genelde benim orama kadar uzanırdı ama son aşama olan doktora gitme işini yapmazdım. Herneyse nerden geldiysem buraya. İşte bu kitaptan beridir her sorunu bu metodla çözmeye çalışıyorum. Şimdi efendim asıl meseleye dönecek olursak tam da question tree olmasa da bir soru ve olası çözüm listesi oluşturmanın hem alternatifleri görmek hem de ne yapılacağına karar vermede somutlaştırma aşamasında yardımcı olacağını düşünüyorum. Sorular:

1) Akademik yükselme için bişeyler yapmak istiyor musun? (Evetse bk. doçentlik kriterleri, hayırsa sistemden çıkış için tıklayınız)
2) Temel amaç mutlu olmaksa rahat bir yaşantıya ihtiyaç var ve dolayısıyla paraya. (İstanbul'da beyaz yakalılar dahil olmak üzere sermaye sahibi olmayan hiçkimse rahat yani konforlu yaşayamaz.) Paraya sahip olmak maaşlı bir düzenekle pek mümkün görünmüyor, girişimci mi olmalı ne?
2.a) 1. soruya evet cevabı verdiyseniz 2. soruyu atlayınız, zira akademik çalışma para
getirmez.
2.b) Rahat ve konforlu yaşam için para koşulu taşra için geçerli değil, mevcut halde taşrada
iyi bir yaşantı sürdürülebilir. Dikkate alınası bir seçenek, üstelik uzun yaşam opsiyonu
da sözkonusu.
2.c) 1. soruya hem evet cevabı verip 2. soruyu da atlayamıyorsanız ikisini bir arada yapmanın yolları var mı? Olası cevap 1: Danışmanlık vs gibi ek işler yapmak mümkün ve bu da girişimcilik ve tanınmışlık gerektiriyor. Ancak bu cevap kabul edildiğinde ne zaman çocuk yapılacak? sorusu gündeme geliyor.
Offffffffffff her soru bir cevap gerektirirken verilen her cevap yeni bir soru doğuruyor.
zzzzzzzzzzzzzzzzzttttttttt bipbip... algoritma sonsuz döngüye girdi. Döngüden çıkmak için yeni koşul yazılmalı!!!
Fatal eror, restart again!

Not: Ben bu cehenneme nerden düştüm?

2 yorum:

s dedi ki...

Bugün sizlerle doktora tezimi bitirdikten sonra neler düşüneceğimi, akademik hayat ve özel sektör hakkındaki görüşlerimi ve hayata bakış açımı paylaşacağım. (...) Vee bu blogda daha önceden paylaşılmışı var, en iyisi onu okuyun :)

Gonca dedi ki...

:) Daha yazacak çok şey var kuzum da toparlayamadım. İnan bana doktora filan derken sonrasında ne olacağını ve gerçek istediklerinin ne olduğunu unutuyorsun. Erken yaşta evlenen kızlar gözümü açtım kocamı gördüm derler ya bende gözümü açtım doktorayı bitirdim, yahu yola ne diye çıkmıştım, akademik tek amaçmıydı filan diye sorular yumağı oluyosun...

2022'ye not

 2022'de aldığım en güzel karar "hayatıma giren herkese kapıyı çıplak açmamak" oldu.